14 Ağustos 2017 Pazartesi

YILLAR VE YAŞLAR

    Yıllara meydan okuyanlar yılların deviremediği insanlar kaya gibi sağlam dimdik. Mesleğinde bir çınar bir mum daha söndü yıllar ne çabuk akıp gitti bir şeyleri de alıp götürdü. Hayatımızdan. 
      Yüzümüzdeki o kırışıklıklar da ne öyle aynaya baktığımızdaki aynadaki ben farklı ne kadarda çabuk fiziki deformeye maruz kalıyoruz. Gözlerimizin altındaki mor halkalar ne kadar çok belirginleşmiş. Yüzümüze yayılan benler ne kadar da çoğalmış elmacık kemiklerimiz yaşımızı ele veriyor. Oflamalar poflamalar amma da çoğaldı. Merdivenlerden belimizi tuta tuta bir adım at bir dinlen nakaratı ile iniyoruz.  Ben o kadar yolu yürüyemem minibüse binelim, buralarda tuvalet var mı ''ben de şeker'' var da. Başım döndü sıcaktan bir tabure uzatsan da biraz soluklansam. Yaş elli ve adını sayamadığımız bir sürü inilti şikayet oflama sızlanma nerede o yıllar, o yılların deviremedikleri dediğimiz insanlar. Oysa her şey hazır her şey otomatik elimizin altında düğmeye basıyoruz bulaşıklarımız çamaşırlarımız yıkanıyor.  Evimiz ısınıyor neyimiz eksik ki şu koskoca dünyada yıllara meydan okumamak için ha neyimiz eksik.
       Sabah güneşini sen uykuda iken üzerine doğmasına izin vermeden ilk sabah ezanı ile uyanıp yüzüne buz gibi soğuk suyu çarptın mı? Tertemiz havayı içine çektin mi? Sabah tarlaya işe gidermiş gibi doğaya karıştın mı? 
      Sabah güzeldir dinçliktir serinliktir uyanmaktır neşenin genç kalmanın iksiridir. Her şey sabahta gizli seher vaktinde aç pencereni evine rızık dolsun temiz hava dolsun akşama kadar süren daha bir sürü şey.
         Sabah kahvaltısı senin için enerji deposu karşındaki ilk insana verdiğin bir tebessüm moral deposu. Küçük bir iş planı yol haritan. Ya besmele de başla işine gerisi Allah'tan hastalıkta kalmaz şikayette aynalarda öyle kötü kötü bakmaz yüzüne.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder