20 Ağustos 2017 Pazar

YAŞ OTUZ BEŞ





                               İKİ BİSKÜVİ ARASINDA

         Gençliğinde çok güzel bir kızmış ama artık değilmiş kendisi öyle söylüyor. Otuz beş yaşında yaşlı olmasa da o çok yorgun, göz altı torbaları şişmiş gözlerinin etrafında ince çizgiler var  gür ve parlak saçları eski güzelliğini yitirmiş, baş örtüsünün altında yağlı ortamda yapış yapış, bedeni de biçimsizleşmiş yıllardır giyindiği iş önlüğü onun elbisesi olmuş vücut hatlarındaki biçimsizliği de gizlemiş. İşçi kadın kendini bakımsız hissediyor  ne makyaj ne ruj ne topuklu ayakkabı ne de yeni bir etek, 
    Bu gün pazar bu gün tatil kendine bir iyilik yap ve dışarı çık  bak sana hayat dışarıda ne kadar güzel pırıl pırıl bir bir hava var mis gibi de güneş
     İçimden gelmiyor ki alıştım kapalı ortama evde kalsam da hemen uyuyacağım,
    Hep kapalı ortamlarda kalıyorsun hep ev ve  iş,  
     İşçi kadın için hiç bitmeyecek bir hayat akışı sürüp giden kendini de alıştırdığı yaşam sanki ona filmin bu sahnesinde hep çalışmak düşüyor. Öyle hissediyor o fabrika ve evi arasında  başka bir gelecek de göremiyor. Ama biraz da kendisi öyle bakıyor hayata sanki görmüyormuş, görmek istemiyormuş gibi. Hayatı yine kendisi o bakışları ile delip geçiyor çok uzaklara dalıp gidiyor. Sessizlik, sessizce bir ortam başka da bir şey istemiyor, bir kaç dakika da kendisini sessizleştiriyor, gözlerini televizyon ekranına dikiyor öylece heykel gibi karşısında dikiliyor.
     Fabrika haricinde bir arkadaş da edinmiyor eski heyecanı da kalmamış, hem kiminle nereye gidecek ki çalışma arkadaşları ona yetiyor. Gülmek eğlenmek arkadaşlık 
    İş arkadaşlarınla birlikte arkadaşlık kurduğun kişilerle dışarı çıkabilirsin. Düşünüyor, dışarıya çıkabilmek için zamanı nereden bulabileceğini, gözetlediği gelmesini beklediği zamanı 
      En iyisi sanal ortam, karşılıklı çetleşme iki laf etmek için, ''O zaman ona zaman bulabilirim belki,'' diyor
      Sonra kendi kendine gülüyor, facebook sanal ortam, telefonun başında kafasını üstelik hiç kaldırmadan, hani zamanın yoktu ya. Az bir zamanla sosyalleşebileceği bir yer. Ama  sürekli girince de içinden çıkmak istemediğin
     Sonra kendi kendine gülüyor, ''Çekleşmek benden geçti işlerimi yetiştirebilirsem ne mutlu bana,'' diyor
     Fakat ev iş henüz yaşında genç, ömür de tükeniyor otuz beş yaşındasın senin yaşındakiler biraz hareketli olur, hareketli ol gez, dolaş, sosyal bir yaşam
       O iç sesinin verdiği nasihatleri dinlemeye pek istekli görünmüyor. Sinirleri iyice bozuluyor yerinden kalkıyor tekrar bir sigara daha yakıyor dudakları arasına götürüyor bir üfürüşü var ki sanki sigaranın dumanı ile dans ediyor. Gözünün önüne gelen konular değişiyor. Hem neye yarar ki diyor konuyu değiştirmesem sanki yapabilecek miyim? Okumuş olsaydı şimdi durum onun için daha farklı olurdu. İyi rahat bir işi olurdu saçları yağlanmaz üstelik dökülmezdi. 
    Enerjisini kullandığı işi ve onun tükenişi yeniden geçmişi gözünün önünde canlanıyor yeniden önündeki işine sırtını dönüyor. Gözlerininn feri gitmiş sigara dumanının arasından perde perde geçen son dumanlar da uzun uzun geçmişini seyrediyor. Geçmişiyle şimdiki zaman arasındaki uzaklık onda her an patlamaya hazır bir bombaya dönüşüyor. 
     Bu pazar günleri, tatil günleri onu boğuyor.  
                                            

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder