22 Ağustos 2017 Salı

HAMİLE İŞÇİ KADIN

       Kadınlar iş üstündeyken hamile kalanlar karınlarındaki bebekleriyle birlikte işin içine dalanlar. Fabrikada iş yerinde özellikle gece vardiyalarında  bayanlar tuvaletinde sırt üstü yatan kadınlar ayak üstünde durunca kusanlar, ama yine kusuyor hemen başını lavaboya uzatıyor.
        Karnı da büyümemiş pek. Belki de çocuk karnında çitme atınca yedikleri boğazına geliyordur, bazıları da çocuk saçlı olursa çocuğun saçları boğazı gıdıklıyor diyorlar. Bebek karnına vuruyor mu hissediyor musun onu? Bir şeyler söylemeye çalıştı ağzını sildi. Tekrar lavaboya eğildi. ''Doktorun verdiği ilaçlar,'' dedi. Başını lavabodan kaldırdı,  arkadaşları koluna girdi yanına oturdu. Kadıncağız sıkıntısından durup durup arkadaşlarına bakıyordu. Bir medet bekliyordu. 
    Sonra servis geldi kadın servise bindi hastaneye gitti yatağı hazırmış hemen yattı.Sonra suyu gelmiş her tarafı ıslanmış sonra hoş geldin bebek olmuş. Evde iş yerinde sancı çekerken  eli ile dizlerine vururken karnını tutarken biz nereden bilecektik onun ne zorluk çektiğini .
      Hoş geldin bebek, bebek evine geldi, hoş geldi. Kadıncağızın yüzü yine soluk  kireç gibi renksiz yüzü kuruyan dudağı. Ama bebek gövdesini gövdesine sımsıkı yapıştırınca  o kımıldadıkça  kadın anlamıştı anne olduğunu ve anneliğin değerini. Hemen canlanıverdi. Göğsüne yakın gelen pijamasının düğmelerini çözüp göğsünü bir tarafı açık bebeğini koynuna soktu. İçeri soğuk almaz ama istersen ikisini de ört. Kadın bebeğini emzirdikten sonra iki göğsüne denk gelen düğmelerini hepsini kapattı.
       Hoş geldin bebek.
       Eksik olmasın iş yeri arkadaşları onu yalnız bırakmadılar garipliğini hissettirmediler ona küçük şeyler de hediyeler de getirdiler. Yemek yaptılar ona çok büyük iyilikler de ettiler.
      Elbette lohusa kadının sağlığı için onun rahatlığı için ona yemek  hazırlamak gerek çabuk ayağa kalkması için unlu bulamaç yada çorba hazırlamak gerek. Çünkü bebeği her açıktığında onun gögsüne yapışacak.
     Arkadaşları kendi evlerine gitmiyorlardı bir gün boyunca arkadaşına ''Neredeyse hazır olur,'' diyerek yemek hazırlıyorlardı ardından da gel de bir şeyler ye diyorlardı. O ise arkadaşlarına hem dua ediyor hem de eksik olmayın, diyor hem de canım istemiyor diyordu.
      Arkadaşları ise, ''Gelip yemesen sütün kurur bir daha da gelmez. Yemen gerek, yemek ye hem bu kadardan bir şey olmaz bebeğin için ye.'' ''Hatırım için ye.''
     Bak senin için bebeğin için geliyoruz. Ama o da sizlere çok şey borçlu bol bol teşekkürlerini sıralıyor hem içinden hem de dışından.
     Arkadaşları elbette geliriz arkadaşlık ne için var? Sonra arkadaşları içecek bir şeylerde verdiler ayrıldılar
      Bir daha görmeye gittiklerinde arkadaşı kendi işini yapmaya başlamıştı bile orada, işe gitme zamanına kadar oturdular orada, süslü bebek karyolasının fırfırlarının arasında süzülerek bakan bebeğin yanında. Bazen de annesi karyolaya tırmanır gibi yapıp bebeğini o bölmeden çıkarıyor kucağına alıyor bebeği ağzının arayışı ile annesinin göğsünü buluyor ve yapışıyor  sonra iki akar çeşmeden sıyrılıp ondan başka hiç kimsenin erişemeyeceği bir altın vuruşla cambaz çevikliğiyle tekrar dönüyor emmeye başlıyor. Annesinin elinin okşayışını dilinde bir şeyler fısıldadığını da hissederek başını da bazen kasıyor. Bebek süslü karyolasının içinde kadife yumuşaklığında yatağında gözlerini  bilye gibi çeviriyor. Annesi ayağıyla beşiğini sallarken o da uyuyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder