21 Aralık 2017 Perşembe

CEP TELEFONU

     Dedim ki insan şehre gelince bazı şeylere izin verebilir. Bazı şeylere göz yumabilir.  Hayata daha farklı bir gözden bakabilir. Yani gözünün birini kırparak bakabilir.  Biraz daha normalleştirerek hayatı, genişlerler rahat hareket ederler.
   İstediler, istekleri de hiç bitmez ki kimi ihtiyaçtan kimisi beklentiden kimisi özentiden. Kimisi de arzu ve hevesten,
   Sen babaları değil misin? Ne demeye göz yumuyorsun? Üstelik sen şehre bunun için mi gittin ? Bak demedi deme ‘’Suistimal kapısı aralamaya gelmez, ardına kadar açılır.’’  
     Çok göze batıyorsunuz çok, köy yerinde çok göze batıyorsunuz.  ‘’Ben hiçbir rahatsızlık görmedim. Yani altı yedi yıl şehirde kalınca doğrusu çok normal geldi.’’ ‘’Demek bu kızın giyim kuşamı seni hiç rahatsız etmedi. O kız başını örtüş şeklini değiştirmiş üstelik büyüklerine nasıl davranacağını bile bilmiyor eline bir de cep telefonu almış şimdiden iki elini de bağlamış kelepçelemiş bu da mı rahatsızlık vermedi sana?’’ ‘’Ama şehirde köyde yeni neslin hepsinin elinde var şu blok blok evlerde oturanlarda da köyde ahır diplerinde oturanlarda da her gencin elinde var.’’
     Yaşadığın sürece tek ayak üzerinde seksek sekeceksin bunu bilesin. Nereden biliyorsun? İki ayak üzerinde yürüyebilmen için arkanda doğru düzgün bir nesil bırakman gerekir.  İyi huylu büyüklerine saygılı hem kendi ayağını hizaya sokan hem de senin ayağını, bak bu yeni nesil sana hiç bakmaz bak şimdiden söyleyeyim sana. ‘’Büyüyünce düzelir o, şimdi genç,’’ ‘’Şimdi hizaya sokmazsan bazı şeyleri de kafasına, büyüyünce de biraz zor sokarsın, büyüklerini ailesini bilsin.  Nerede o eski anne babaya hürmet saygı. ‘’
     ‘’Ne yapıyor gene ne işler karıştırıyor gene neden gülüyor öyle?’’ ‘’Telefona bakıyor,’’
  Tamam işte al o telefonu elinden ödünç gibi emanet gibi al önce, yazık öyle sokmasın kafasını şimdiden o çukura acıyorum şimdi ki nesillere fazla değil iki bakar göz yuvarlak yuvarlak iki bakar göz yarın onlar da kurudular mı? Bir daha yazı da yazamaz göremez de   gözlükte işe yaramaz. Ayaklarını da hoplatamıyor bu çocuk, ayaklarını kaldırmıyorlar ki yerden, birde hoplamasını öğrenseler bir de hoplasalar o zaman işte ben burada rahatsız olmam fazla ileri geride konuşmam.
  Hani derler ya nerede o eskiler diye nerede o eski çocukluk diye ileride sen de öyle deme.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder