3 Aralık 2017 Pazar

KENDİ CEVHERİNİ KULLAN


       Kendi toprağını eşele dur ne varsa kendi toprağında var. Kendinden beslen ayakların götürsün seni ulaşmak istediğin yere. Onlarda da vardır kendi içlerinde kendi cevherleri onlar da kendi bağırlarından çıkarsınlar öyleyse.
      Beni sıkıştıran boğan ne varsa eğer onlarda da yoksa onlar nereden bilsinler kendilerinde cevher olduğunu kendi kendilerine hapis etsinler öyleyse güveli bohçalarda ve paketlerde saklasınlar orada mı bulacak aradığını? İnsan önce kendisini okuması gerek kendisini açıp okumalı tıpkı görmek ve bakmak aynı şeyler olmadığı gibi belki sen çok ender bulunan nadide bir değersin kişisin. Sen karşında seni hor gören boş tenekelere aldırma, bütün ilim bilim fen senin beyninden şavkarsın onların şaşkın bakışları altında, aydınlığı arayan karanlığı da bilir gerçeği kendini fitilleyen acı gerçeğin için, ''Benimle alay ediyorsunuz benim sinirlerimi zorluyorsunuz. Dişlerimi birbirine geçirtiyor ağzımın içine gömüyorsunuz.'' Ben ise kapıda bekliyorum o kapıda belki kilidi de bende o kapının belki sizler sürgüsünü bile çekmemişsinizdir önünüzde ki kapının belki gün ışığı hemen kapının arkasında sürgüyü çekmeye bile erinirsiniz belki ve açıklamak istemediğim daha bir sürü yığın atalet birikmişse senin ruhunda.  Elinde keser çekiç tornavida olsa ne yazar atalarında kullanmamışsa zamanında sen de eski atalarının koyduğu adla kalacaksın sonunda. 

   Solgun sönük silik bir yaşam yol kenarına süpürülmüş küllük gibi döküntü gibi kaldırın şu çöpü buradan diyecekler seni görünce bedenin o hiç işlememiş kolların arasında. Baba mirası alın terin de yok ki hiç terletmemişsin ki bedenini de sen de sahiplenmek istersin bir de. O yük sana ağır gelir kaldıramazsın tabi önce işe gitmeyince ama yine de gözün takılır şurada şiş makas ve keseri görünce, az ilerisinde de aydınlık günler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder