10 Aralık 2017 Pazar

EYLEME GEÇ

Bir yer var orada her şeyi söylemek mümkün epeyce yaklaşmışım anlatamıyorum. Kadınlar durmuşlar birbirlerine bakıyorlar. Oturuyorlar.
       Bir fabrikaya girip çalışabiliriz. Evet, diyor öteki birbirimizden ödünç yemek kapkacak alma zamanı geçti, çalışmalıyız
       İleride yaş iyice büyüyünce hazır bir işimiz olur. Elimizde paramız bir de kazandıklarımızı koymak için cüzdanımız olur.              
      Umdukları gibi zor da olmadı bir işe girip de çalışmak ekmek parası kazanmak. Yaşantılarının şekli de değişti üstelik daha esintili daha renkli üstelik ile de karışarak. Önceleri sessiz suskun yorgun hareketlerle dolanıp duruyorlardı. Geçmişin anılarını tekrarlayıp duruyorlardı. Oturdukları yerden geçimin zorluklarından bahsediyorlardı. Şehirden gelen haberlerle birbirlerine yeni baskı gibi anlatıyorlardı. Gün batımında hayata küskün ve kızgın bir bakış gönderiyorlardı üstelik canlı iken ölü taklidi yaparak yavaş hareketlerle bir yığın mazeretler ardına saklanıyorlardı benim çocuk var ben belimden rahatsızım ben de miğren var.
     Şimdi de şehirden gelen taze haberler, oysa zaman da durmaz yerinde hızla akıp gider. Senin de içinde biriktirdiklerin bir kor alev oluyor seni yakıyor.
     Hayata karşı bir dalış da sen yap korkma çalışmaktan hep kimseye de borçlu kalmazsın üstelik kendi elinin ekmeğini yedikten sonra. Sığındığı mazereti, ‘’Beni fabrikaya işe göndermez babam.’’
     Öyleyse burada kendi işini kendin yarat çalış kimseye muhtaç olmadan, oturma öyle,
      Kendin bir kuyudan su çıkarda görelim ya da bir yerleri kazda su çıkar da görelim. Kabım yok kaşığım yok diye şimdi de dert yanarsın biliyorum, hele sen bir kaz da su çıkarda o kap bir yerlerden gelir.
        Sonra birileri işe giderken işten dönerken ilerlerken yürürken sen orada bekle otur   balkondan pencereden onlara bak.
       Derken iş düşünmeye çalışan kişi aslında düşünmenin de boş olduğu fikrini aklından atamıyordu.
       Birden silkiniverecek kökünden toprağından ayrılıverecek. Tam bu fikirden de vazgeçecekti ki birden aklına bir fikir geldi.  Uzunca bir süredir kafa patlatıyordum düşünüyorum ama bir türlü eyleme geçemiyorum. İşin aslı eyleme geçmek. Sadece hayali ile yaşamak kalbini de karartmak yerine eyleme geç.
      Elleri ayakları durmuyordu yerinde çünkü o fikri bulmuş gibiydi ve o fikri de hayata geçirmeye çalışıyordu. Şimdi eyleme geçmekle geçmemek arasındaki farkı anladın mı? Şimdi o canını sıkan şeyin eyleme geçmekle azaldığını da anladın mı? Ben tembel değilim ki çalışırım ben.

   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder