12 Aralık 2017 Salı

KREMALININ YAPILIŞI

      Kızlar işletmeye giriyorlar. Konuşmaları birbirleriyle fingirdeşmeleri havalı işitiyoruz. Kıkır kıkır fıkır fıkır geliyorlar konuşmaları fabrikanın duvarlarında makinelerin demirlerine yankılanıp geri geliyor. Erkekler makine başlarında duruyor. Onlarda kimi konuşuyor kimi makine ayarı yapıyor. Merhabalar selamlaşmalar bu gün ne çıkacak? Kremalı galiba evet kremalı hiç şaşmaz kremalı hafta içi her gün çalışır makinesi de oldukça hızlıdır arkanı dönemezsin. Kızlar hemen olukları doldurmaya başlıyor. Ustalar olukları temizliyor teker teker dişlilerin arasını bazen sert bazen yumuşak sözlerle, kendilerinin buldukları yöntemlerle makine arızalarına kutu kesip deliklere aksaklıklara çözümler üretiyorlar. Kimse bilmez anlamazdı o an aklından geçirdiklerini ve buldukları çözümleri.  Bazıları da aldırmazdı zaten çünkü onların işi değildi.  Bir demir parçasının üstünde saatlerce elinde hiçbir alet olmadan eli o makine üzerinde işleyen kızlar. Usta bazen de uzanıp kenarlara düşen birkaç bisküviyi yerden toplar bunları kullanmak yerine ıskarta çuvalına atar.
     Ayar işi bitince de işçilerin en önünde makine başında makineyi üretime hazırladı.  Kızlarda makine kenarlarına ilişmişler hepsi ayaktalar bazı makinelerde toplamacılar oturuyor.  Ve Kremalı geliyor.  Krema makinesi kremalıyor şimdi evet olukları dönerek geliyor daha dikkatli kızlar ellerini ayaklarını da kullanarak daha hızlı hareketlerle kremalı bisküviler paletlere girsin diye ve paletlerinin birbirlerinin önlerine gelsin diye bekliyorlar. Hiç biri oyalanmıyor hepsi de makinenin önünde toplamacı makinenin sonunda duruyor onurlu gururlu ve durgun eliyle paketlenmiş ürünleri çağırıyor ‘’Gelin, gelin ‘’onlara yol göstererek kutulara dolduruyor son kontrol birazda ondan soruluyor sorumluluğu var. Iskarta ürün, ağzı açık ürün, selefonu kayık, tarihsiz ürün onun da biraz dikkatli olması gerekiyor.  Mallar ters düz gelmiş paketi şekilsiz yapmış selefon kaymış hemen ustasına haber veriliyor bazen de kızlar el atıyor, ekler ve bağlantılara eğimlenmiş bölümlere değil sadece derli toplu gelen selefon bobinin kenarlarındaki ayarlarıyla oynuyorlar.  Makinenin önü de derli toplu derin dondurucu gibi boylu boyunca yatırılmış makineler bisküviler önündeki paletlere yayılmış sıralanmış dizi dizi paletlerin içinde selefonun içine girince de görünmüyor zaten
      Palete girmiş ürünlerle kızların elleri de kremalanmış oluyor bu ne büyük bir mutluluk hemen yala o parmaklarını hayır o çok hızlı hareket ediyor makineden hızlı akışkan olması ve kremalı bisküvileri paletler arasında yüzdürmesi için. Ayrıca kendisini esirgediği bir de makinenin selefon kestiği bıçağı var.
      Dört ayaküstünde duran makine, durduğu yerde paketleme yapıyor. Hiç biri oturamıyor altı kızın hepsi de ayaktalar.  Ne zamandır ayaktalar mesai başladı başlayalı. 
     Bazıları bir yıldır bazıları on yıldır.
     Kremalının yapılışı dur bakayım hatırlamaya çalışayım çünkü üstünden on beş yıl geçti. Hatırlıyorum.
    Un yağ, şeker vanilin, lesitin, koruyucu, ürün çeşidine göre aroma ve boyası bu hammaddeleri belirli bir oranda yoğurduğunda ve o oluklardan bisküvi arasından geçirdiğinde kremalı bisküvi oluyor.
     Kızlar gülüşüyor birden bire üstelik çok sesli. Bir daha o kremalılar arabalarla gelmeyecek bu oluklardan geçmeyecek tam otomatik sistemli makinalar gelecek doğru benim anlattığım on beş yıl önceki benim hatırladığım.  O kremayı arabalarda taşımak paketleme makinalarının yanlarına getirmek ilkel bir yöntem gibi ama yine de illa ki ben bu şekilde çalışacağım diye inat eden makinalar var. 
     Evet Karaman da bisküvi sanayisi yaşadığı sürece bu işi oluruna bırakmayan idealist genç girişimciler işin araştırma geliştirme ARGE bölümünde çalışanlar ve onların yardımcıları genç mühendisler araştırmacılar daha önümüze pek çok makine ve çeşitte lezzet ve tat sunacaklar.  Günün birinde herkes bin bir zorluklar işyerinde de çalışma koşullarını birbirlerine anlatırken onlar da o zorlukları kolaylaştırıverecekler.
  Girişimci işverenlerin ve Allah’ın yardımıyla yoksa her yiğidin atından kalkacağı işler değil. Allah yardım eder kul da cesaretle üzerine gider vazgeçmek yok yola devam der sanki işi ile konuşuyor gibi sanki Allah ile konuşuyor gibi Allah da onları yarı yolda bırakmaz.
      Patronlar yurt dışı gezilerine çıkıyor artık temiz giyimli saçları temiz ve düzgün taralı başları dik. O havayı havalı duruşu biliyorsunuz değil mi?



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder