24 Ocak 2018 Çarşamba

DAMLAYA DAMLAYA

 ‘’Damlaya damlaya,’’ dedi arkadaşım. Melek. Sessizlikle, bizler de biçimlenmek şekil almak isterken her bir kazancımızı da o gölün içine düşüyor ve kayboluyor. Hep yalnız hep tek, halka halka, büyümek dalga boyu büyümek uzaklara yayılmak istiyorum oralardan gelen seslerini de duymak. Tıka basa doymuş birinin çıkardığı sesleri çıkarmak oysa ben burada ‘’Damlaya damlaya bitiyorum.’’ Dedi.
        Feride, ‘’İki bakar gözüm kaldı.’’ Dedi.
       ‘’Karda kışta dışarıda kalmış bir kardan adam gibi soğukta servis bekliyoruz burnumuz ellerimiz donuyor, ilk önce yüzümüzün hatları değişiyor. Zamanla yıllar içinde de kendimiz tanınmaz başkaları ile de benzer hale geliyoruz. Belki bunların önemi yok. Evet ekmek yedik bencillik etmeyelim, ellerimiz yozdu törpülendi, dilimiz de keskinleşti. Hatta kendimizi bile beğenmişliğimiz var. ‘’Dedi. Şenay,
         ’’İnsanların ne düşündüğü umurumda bile değil. Yorgunluğumu zayıflığımı çökkün halimi de umursamıyorum yeter ki sevdiklerim gönensinler böyle de düşünüyor seviyorum onları çocuğumun derin derin uykuda iken onu bırakıp gelmek bana acı veriyor. Acaba şimdi şu an uyuyor mudur? Uyanmış mıdır? Onu merak ediyorum.’’ Diye de mırıldandı Nebahat.  Semiha hayallerini bir bir gemi yaptı denize saldı. Karaya mı vurdu? Uçsuz bucaksız denize mi saldı? Umurunda değildi. Dünyanın ona verebileceği hiçbir şeye sıcak bakmıyor öylede söyledi. ''Yeryüzüne tesadüfen atılmış fabrika içinde bir araya gelmiş kızlarız milyarlarca insan içinde nasıl bir hayat sürdüğümüz hiç kimsenin umurunda değil.''
       ‘’Sonra da hepimiz bir sonbahar yaprağı gibi bir bir gün gelip döküleceğiz’’ Dedi. Suna, sanki hiç kuş uçmamış kervan geçmemiş gibi. Sanki hiç servislere doluşup buralara gelmemişiz gibi. Ardından Neşe, şen neşeli kahkahasını patlattı sanki bir mucize olmuş hayat burada şimdi şu an durmuş gibi. Evet ya sanki hep burada bu yaşta kalacak hiç ayrılmayacakmışız gibi öyleyse zamanın geçmesine bizi delip geçmesine izin vermeyelim gürleyelim, hoplayalım, zıplayalım, gülelim, oynayalım tarihin ışıklı şeridi içinde her birimiz kendimizin kraliçeleri olalım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder